Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 17°C
Az Bulutlu
Afyon
17°C
Az Bulutlu
Paz 19°C
Pts 25°C
Sal 26°C
Çar 22°C

Yasin Şen Yazdı Köroğlu’nun Atı: Kırat-1

Yasin Şen Yazdı Köroğlu’nun Atı: Kırat-1

Kurumsal Web Tasarım

Köroğlu atları pek sevmektedir. Çamlıbel’de tavla tavla şahbaz atlara seyisler gözü gibi bakmaktadır. Köroğlu hikâyelerinde onun atları zaman zaman kontrol ettiği, bakımsız ve hasta atları istemediği anlatılır. Silistreli Hasan Bey kolunda onun tavlalarından söz edilir. Bu tavlalar öyle büyüktür ki, en uçtaki at bir kuş gibi gözükür.

Bu hikâyelerde atlarla ilgili Türk düşüncesini yansıtan sözler de nakledilir. “Köroğlu’nun Oğlu Hüseyin Bey Kolu”nda Hüseyin Bey atı Kamertay’dan kardeş diye söz eder. Bu da göstermektedir ki, Köroğlu hikâyelerinde at, kahramana kardeş gibi yakın görülmektedir. Mesela “İt yediği günde, at yedi günde…” atasözü atların bakımından doğan tecrübenin ürünü olarak hikâyelerde karşımıza çıkan sözlerdendir.

Tabii, Köroğlu deyince akla doğal olarak onun efsanevî atı Kırat gelmektedir. Kırat, Köroğlu’nun sadık yoldaşıdır. Her nereye varsa Kırat onunla gider. Köroğlu, her ne pusu kursa yanında Kırat vardır. Köroğlu ona gözü gibi bakmaktadır. Uzun sefere çıktığında Kırat nal düşürürse Köroğlu atından iner ve yaya devam eder yoluna. Kırat yere nalsız basacağına başıma bassın, diye düşünür Köroğlu. Kırat, Köroğlu’nun sadece atı değil, ismiyle cismiyle onun dostu, arkadaşıdır.

Köroğlu’nun şu şiiri Kırat’ın methinde söylenen ve bir at için belki makamla okunan methiyelerden birisidir:

Gözünü sevdiğim Kırat

Sana uzun yol olaydı

Şöyle elek, selesi sık

Boynu selvi dal olaydı

Fânîsin hey dünya fânî

Esirin eyledin beni

Yüzdürmeye Kırat seni

Tuna gibi sel olaydı

Neslin Düldül, aslın Kırat

Üstünde alınır murat

Dal boynunda çifte kanat

Başındaki tel olaydı

Düldül’e benzettim donunu

Düşmana uğrattım yolunu

Görmeğe senin özünü

Kanber gibi kul olaydı

Söyle her Köroğlu söyle

Kırat’ın methini eyle

Düşmanı kıracak yerde

Boz bulanık sel olaydı[1]

Kırat’ın bazı özellikleri vardır. Silistreli Hasan Paşa kolunda onun bazı özellikleri şöyle anlatılır: “Kırat’ın ünlü yanları vardı. Köroğlu Kırat’ın yularını, kendi eliyle birine vermezse, Kırat’ı tutmak, dizginini zaptetmek, Kırat’a el vurmak kimsenin ağzının aşı değildi. İkincisi, Kırat; soyundan bir atın yürüyüp gittiği yolu sürerdi. Anası, babası, bacısı, kardaşı, yavrusu… Kendi soyundan bir at, bir tay yitse, bir yana gitse, çalıp götürseler, onun izini sürer, kokusunu alırdı.”[2]

Kırat, Köroğlu için çok şeydir. Onu birçok defa ölümden kurtaran, maksadına erdiren, ovalarda kuş gibi uçan hep bu Kırat’tır. Silistreli Hasan Paşa ile Köroğlu kolunda Keloğlan Kırat’ı alıp giderken dayanamayan ve onun gidişini görmemek için arkasını dönen Köroğlu, atı için iki de şiir söyler. Bunlardan birisini aşağıya kaydediyoruz:

Kıratı besledim körpe

Hay edende çıkar sarpa

Her öğünde on tas arpa

Dolu yemler erzanındır

Besledim bin heves ile

Girdim meydana bahs ile

İçi kalaylı tas ile

Soğuk sular erzanındır

Köroğlu der ohlarınan

Döğüşürdüm çohlarınan

Başı polat mıhlarınan

Gümüş nallar erzanındır[3]

Bir başka rivayette yer alan şu mısralar da Kırat’ı anlatan en güzel ifadeler olarak okunabilir:

Alım Kırat gülüm kırat

Sana binen alır murat

Hak emriyle yeşil kanat

Taşlar yollar erzanındır

Çöl ovalar erzanındır[4]

Kırat’ın kaçırılması Çamlıbel’de bir yas havası meydana getirir. Aslında Köroğlu’nun keleşleri de Kırat’ın varlığını en az onun kadar gerekli görmektedirler. Kırat, adeta Köroğlu hikayesinin ruhudur. Kırat olmadan ne Köroğlu vardır ne Köroğlu hikâyeleri… Arkada, Köroğlu ve keleşlerinin varlığına anlam katan bu Kırat olgusu başka bir hikâyemizde böylesine güçlü bir şekilde öne alınmış mıdır, bunu bilemiyorum.

[1] Cahit Öztelli, Köroğlu Dadaloğlu Kuloğlu, Özgür Yayınları, 3. Basım, İstanbul 1997, s. 100.

[2] Ümit Kaftancıoğlu, Köroğlu Kol Destanları, Kültür Bakanlığı Yayınları, İstanbul 1979, s. 70.

[3] Ümit Kaftancıoğlu, Köroğlu Kol Destanları, Kültür Bakanlığı Yayınları, İstanbul 1979, s. 80.

[4] Pertev Naili Boratav, Köroğlu Destanı, Adam Yayınları, İstanbul, 1984, s. 234.

Yasin Şen – Afyon Haber
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
24 Ekim 2021 01:32
11 Aralık 2021 07:12
23 Ağustos 2021 14:35
29 Kasım 2021 23:14
24 Eylül 2021 01:45
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.