Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 25°C
Az Bulutlu
Afyon
25°C
Az Bulutlu
Cts 22°C
Paz 21°C
Pts 19°C
Sal 21°C

Yasin Şen Yazdı Köroğlu’nun Atı: Kırat-2

Yasin Şen Yazdı Köroğlu’nun Atı: Kırat-2

Kurumsal Web Tasarım

Köroğlu ve Kırat birbirine çok bağlıdır. “Silistreli Hasan Paşa Kolu”nda, Kırat’ın kaçırılması üzerine onu bulmak için yollara düşen Köroğlu, bir seyis ve baytar gibi görünerek yanına hiç kimseleri yanaştırmayan Kırat’a yaklaşır. Kırat, doğru dürüst beslenmediği ve yanına kimseyi yanaştırmadığı için bir deri bir kemik kalmıştır. Köroğlu ona “gelen öz kardaşındır” diye hitap eder.

Öyleyse Köroğlu ve Kırat burada birbirini tamamlayan iki kahraman olarak öne çıkmaktadır. Benzer durumun Dede Korkut Hikâyeleri’nde Salur Kazan’ın atına hitap ederken “Gardaşım demeyim sana gardaşımdan yeğ!” sözlerinde buluruz. Ayrıca Köroğlu Kırat’a her bindiğinde eline sazını alır ve bir türkü söylemektedir. Bunu Silistreli Hasan Paşa kolunda geçen “Köroğlu Kırat’a binince hemen bir türkü söylerdi.”[1] sözlerinden de anlıyoruz.

Silistreli Hasan Paşa kolunda, Hasan Paşa sevdiği Menzil Hanım’ı almak için bin türlü yoldan Kırat’ı ele geçirir. Fakat Köroğlu alıp kaçar ve kalenin bedenlerinden Tuna’ya atlar. Kaleden Kırat’ın bedelini sorup onu bu yolla elde etmeye çalışan Hasan Paşa’ya Köroğlu şu cevabı verir:

Kırat değerini sorarsın kaça

Seksen bin tümene hele de vermem

Seksen bin ak kuzu kıvrımlı koça

Seksen bin haznelik pula da vermem

Seksen bin yiğide seksen bin ata

Seksen bin ülkeden gelen berata

Seksen bin sabana seksen bin çifte

Seksen bin koşumluk mala da vermem

Köroğlu’m sözünü duyurur size

Seksen bir nahırdan gelen öküze

Seksen bin geline, seksen bin kıza

Seksen bin boşanmış dula da vermem[2]

Köroğlu’nun Kırat’ı için yazdığı manzumelerin en güzelinden birisi de herhalde aşağıdaki şiirdir:

Yaşa benim Kırat’ım yaşa

Dahi neler gelür sağ olan başa

Beş yüz atlı oldu bozduğum Paşa

Kızıl alma gözlü Kırat’ım benim

İlk akşamdan taktım yemini

Öfkesinden küt küt gever gemini Üstüne binenler sürsün demini

Kızıl alma gözlü Kırat’ım benim

İnişe gidince ceyran inişli

Yokuşa gidince keklik sekişli

Kara kuş oyunlu bozkurt bakışlı

Kızıl alma gözlü Kırat’ım benim

Çamlıbel’den aştığımı görmüşler

Kırat’ımın sekişinden bilmişler

Şu gelen Koç Köroğlu’dur demişler

Kızıl alma gözlü Kırat’ım benim

[1] Ümit Kaftancıoğlu, Köroğlu Kol Destanları, Kültür Bakanlığı Yayınları, İstanbul 1979, s. 96.

[2] Ümit Kaftancıoğlu, Köroğlu Kol Destanları, Kültür Bakanlığı Yayınları, İstanbul 1979, s. 99.

Afyon Haber
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.