Dolar 32,3366
Euro 35,1967
Altın 2.247,97
BİST 8.718,11
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 9°C
Hafif Yağmurlu
Afyon
9°C
Hafif Yağmurlu
Çar 8°C
Per 7°C
Cum 7°C
Cts 10°C

İhsaniye Masalları ”Edi ile Büdü”

İhsaniye Masalları ”Edi ile Büdü” Köyün birinde fakir ve yaşlı bir çift varmış. Bunlara Edi ile Büdü denirmiş. Bu çiftin bir tane de kızları varmış. Gel zaman git zaman kızları büyümüş. Kızı zengin bir aileye gelin vermişler. Kız gelin olduktan uzun bir zaman sonra annesiyle babasını ziyaret etmiş. Annesi ve babasının hâlini görüp “Anne bu hâliniz nedir böyle?” diye sormuş.

Kurumsal Web Tasarım

Kız bir ara annesi ve babasının kirli kıyafetleriyle ahırdan eve gelip oturduğunu görmüş. Kızları bu durumu görünce kocasıyla konuşup onları yanına almak istemiş. Kocasını razı edip anasıyla babasını iki parça eşya ile evine götürmüş. Onları yedirmişler, içirmişler. Sonra onlara bir oda gösterip “Burada kalacaksınız.” demişler. Kızın anasıyla babası sabaha kadar odanın altını üstüne getirmiş ve gürültü çıkarmışlar. Kızları sabaha kadar bu gürültüden uyuyamamış. Kız hemen annesiyle babasının odasına gitmiş. “Anne baba. Sabaha kadar ne yaptınız? Biz bile gürültüden uyuyamadık.” Annesi “Kızım dar döşeğe yattık. Sığmadık. Biz de karar verdik, birimiz yerde, birimiz döşekte yatsın dedik.”

Bir gün kızın babasını Edi’nin karnı acıkmış. “Hanım, niyeyse karnım pek acıktı.” demiş. Bunun üzerine Büdü, odada bulunan bir küpü getirmiş, kocasının önüne koymuş. Edi kaşık bulamamış. Büdü “Kaşık bulamadıysan elinle ye.” demiş. Meğer küpün içindeki şey tutkalmış. Edi küpün içine elini atar atmaz eli içeride kalmış. Bunun üzerine Edi’yle Büdü gürültü patırtı etmeye başlamış. Kız hemen anne babasının yanına gelmiş. “Ne oldu?” diye sormuş. Annesi de, “Kızım, baban acıktım, dedi. Ben de odanın içinde bulunan bir küpü bal diye alıp getirdim.  Babana ‘Kaşık bulamadın elinle yiyiver.” dedim. Meğerse o bal değil tutkalmış. Babanın eli küpe yapışıp kaldı. Sabaha kadar o yüzden gürültü çıktı.” demiş. Kız bunları yıkamış, kıyafetlerini güzelce temizlemiş. Kızın kocası gelmiş, “Bu gece gürültüden uyuyamadım. Bu gün de ahırda yatın bari. En azından orada gürültü çıkarmazsınız.” demiş.

Akşam olunca onları yedirmişler, içirmişler. Kız, anasıyla babasının elinden tutmuş. “Anne hadi gelin. Bu gece de burada yatın bari.” demiş. Kızın annesi kocasına “Eh Edi! Yatalım bari. Ne olacakmış!” demiş. Kız annesinin eline yastık yorgan vermiş. “Şurada yatın.” deyip gitmiş. Edi’yle Büdü oturmuşlar, oturmuşlar. Kocası demiş ki karısına “Kız Büdü! Bizim kız daha bizi yeni yıkadı. Şu tavuklar da herhalde birbirlerini didikleyip duruyorlar. Şurada kazan var. İçine suyu doldurayım. Altına ateşi koyayım. Tavukları temiz temiz yıkayalım.” demiş.

Karısı Büdü de hemen gitmiş. Kocası Edi’nin dediğini yapmış. Kazanı koymuş. İçine suyu doldurmuş. Altına ateşi koyup suyu kaynatmış. Karı koca tavukları suya batırıp batırıp çıkarmış. Tavukların hepsi ölmüş. Ahırın bir köşesine sıralamışlar. “Oh be kadın! Tavuklar mis gibi oldu. Gel gidelim.” demiş. Büdü ”Edi! Şu mandalar ne güzel sakız çiğniyorlar.” demiş. Edi de, “Kız Büdü! Şu iki mandanın dilini kes de biz de çiğneyelim. Sabahı neyle edeceğiz.” demiş.

Büdü gitmiş, mandaların dilini kesip birer tane ağızlarına almışlar. Çiğnemeye başlamışlar. Daha sonra çiğneye çiğneye çeneleri yorulmuş ve yatmaya karar vermişler. Büdü “O döşeğe yatacağımıza şu kısacık keçenin içine girip yatalım.” demiş. Meğer o keçenin içinde yapış yapış bir şeyler varmış. Bizim Edi ile Büdü yine birbirine yapışıp kalmışlar. Bunlar yine sabaha kadar birbirlerinden ayrılmaya çalışırken daha fazla gürültü yapmışlar. Kızları gelince bunları zar zor birbirinden ayırmış ve “Bu böyle olmaz.” demiş. Babasının eline bir post annesinin eline bir kap bal ve bir iki dilim ekmek verip evlerine yollamış. Bu masal da burada bitmiş.

(Bu masal 2017-2018 Eğitim Öğretim Yılı’nda Afyonkarahisar-İhsaniye Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinden Gülsüm Mutlu tarafından Emine Çalış’tan İhsaniye’nin Karacaahmet köyünde derlenmiştir. Emine Çalış, masalın derlendiği sıralarda 80 yaşındaydı. Tahsili ilkokuldayken yarım kalmıştır.)

Yasin Şen
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.