Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Afyon 17°C
Az Bulutlu
Afyon
17°C
Az Bulutlu
Paz 19°C
Pts 25°C
Sal 26°C
Çar 22°C

Sırlanmak

Önceden sırlanmak diye bir kelimemiz vardı. Unutulan güzelliklerden. Bir adam öldüğünde toprağa “gömülmezdi.” O, toprağa “sırlanırdı.”  Kimse kimseyi gömmesin bu dünyada. Önceden kapılar da örtülmezdi. Kapılar “sırlanırdı.” Allah bir kapıyı kimsenin yüzüne örtmesin. Aynı şekilde pencereler de örtülmez, sırlanır; yanan bir mum veya kandil asla söndürülmez, onlar da sırlanır veya dinlendirildi.

Kurumsal Web Tasarım

Bu muhteşem kelime, bir zamanlar var olan şeylerin artık gözlerden ırak olsa bile hâlâ mevcut olduklarına işaret eden bir anlam derinliğine sahiptir. Bu, bir an bile olsa dünyada görülen şeylerin varlığına duyulan hürmeti ve muhabbeti ifade eder. Bu yüzden postu günümüze gelmemiş tasavvuf mektepleri için de sırlanmak tabiri kullanılır. Yok oldu denmez.

Kelime günümüzde belki “sır olmak” şeklinde kısmen yaşıyor fakat o da pek kullanılmıyor artık. Demek ki, önceden aranan ve kıymet verilen şeyler daha çokmuş ki, onların gözden kaybolması böyle bir deyimin yerleşmesine sebep olmuş. Üstelik burada bir incelik daha var: Bir şeyi bizim görmememiz onun olmadığı anlamına gelmez demek oluyor bu kelime.

Bunlar kaybettiğimiz dil hassasiyetinden birkaç örnek. Sermayeden harcayarak bol bol sarf ettiğimiz kelimelere, günlük dildeki konuşmalara önceden çok dikkat edilirdi. Çünkü ağzımızdan çıkan her kelimenin alnımıza bir kader gibi yazıldığına inanılırdı. Şimdi sözüm ona her şeyi bilen insanlara neyi nasıl anlatacaksınız! Bizim de bir şey bildiğimiz yok lakin bir insan sevinçleri ve duyduğu güzellikleri en azından başkalarıyla paylaşabilmeli. Bu kelime de onlardan biriydi.

Burada beni en çok etkileyen bir insanın “sırlanması”dır. Varlığı bu kadar meydanda olan insanın öldüğünde hiç yaşamamış gibi çekip gitmesinin bizde uyandırdığı acıyı biraz olsun gideren, onun hatıralarına hürmet duymamızı bize telkin eden onun sırlanmış olmasıdır. Bu yüzden bir zamanlar yaşamış fakat bu âlemden çekip gitmiş her insan birer “sır”dır ve onlar hâlâ bir şekilde vardır. Ne var ki sırrı anlamak kolay bir iş değildir.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.